İspanyolca edatlar ;birbiriyle alakası olmayan iki sözcüğü bağlayarak aralarındaki ilişkiyi ifade eder.
Bağlaçlar aynı görevde olan ya da anlamca ilgisi bulunan sözcükleri, sözcük gruplarını, anlam bakımından ilgili cümleleri bağlayan sözcüklerdir.
- İfade ederken lokasyon,zaman içersideki yerini belirtir.
- İsmin önüne eklenirler.
- fiil-isim,isim-isim,sıfat-isim şeklinde olabilir.
İspanyolca edatlar birkaç gruba ayrılır.

Okul (escuela ) ve gelmek (venir )
Edat kullanarak birbiriyle ilişkisi olmayan bu iki kelimeyi anlamlı hale getireceğiz
Okul-dan geliyorum-Yo vengo de la escuela
Okul-a geliyorum-Yo voy a la escuela
Okul-a doğru geliyorum-Voy a la escuela
Okul-un içinden geçip geldim.-Vine a través de él en la escuela
Ayrılabilenler ve ayrılamayanlar
İspanyolca’da edatlar, bir kelimenin veya kelime grubunun diğer kelimelerle olan ilişkisini belirten kelimelerdir. Edatlar genellikle bir ismin, zamirin, sıfatın veya fiilin önünde gelir. İspanyolca’da bazı edatlar ayrılabilirken (preposiciones separables) bazıları ayrılamaz (preposiciones inseparables). İşte bazı örnekler:
Ayrılabilen Edatlar (Preposiciones Separables):
- “Con” (ile):
- “Sin” (olmadan):
- Ejemplo: Prefiero el café sin azúcar. (Şekersiz kahve tercih ederim.)
- Ayrılamayan Kullanım: Está sin trabajo. (İşsiz.)
- “En” (de, da, içinde):
Ayrılamayan Edatlar (Preposiciones Inseparables):
- “Para” (için)
- “Por” (için, -den dolayı):
- “Debajo de” (altında):
- Ejemplo: La llave está debajo de la alfombra. (Anahtar halının altında.)
- Ayrılamayan Kullanım: Ella está debajo de la ventana. (O pencerenin altında.)
Bu örnekler, İspanyolca edatlar içersinde bazı ayrılabilen ve ayrılamayan edatları göstermektedir. Ayrılabilen edatlar genellikle bir ismin veya zamirin önündeki kelimeyle ayrılabilir ve özne ile nesne arasındaki ilişkiyi belirler. Ayrılamayan edatlar ise genellikle sabit ifadeler içinde kullanılır ve ayrılamaz.
İspanyolca edatlar da ayrılabilenler ,bir kelime ile birleşmez tek başlarına kullanılabilirler.
A,ante,bajo,…gibi
“De” edatıyla “la” birleştiğinde “de la” şeklinde birleşik form oluşur. Bu birleşik form, bir nesnenin veya bir şeyin kökenini veya sahibini belirtmek için kullanılır. Örneğin:
- El libro de la niña. (Kızın kitabı)
- La casa de la abuela. (Büyükannenin evi)
- El coche de la vecina. (Komşunun arabası)
Burada “de la” ifadesi, “la” edatıyla birleşerek “the” anlamına gelen “de”nin İspanyolca’da kullanılan belirli bir formudur. Bu şekilde “de” edatıyla “la” birleşimi, “of” veya “‘s” gibi bir ilişkiyi ifade eder.
A EDATI + EL(tanım edatı) = AL
DE EDATI + EL(tanım edatı) = DEL
edat | tanım edatı | |
---|---|---|
de | la | de la (dişil isimlerde kullanılır) |
de | Las/los | de las/los (çoğul isimlerde kullanılır) |
de | el | del (eril isimlerde kullanılır) |
a | el | el (eril isimlerde kullanılır) |
a | la | a la (dişil isimlerde kullanılır) |
a | Las/los | a las/los (çoğul isimlerde kullanılır) |
- al –
- Ejemplo: Voy al mercado. (Pazara gidiyorum.)
- del –
- Ejemplo: El libro del estudiante. (Öğrencinin kitabı.)
- a la –
- Ejemplo: Voy a la escuela. (Okula gidiyorum.)
- de la –
- Ejemplo: La falda de la niña. (Kızın eteği.)
- a los –
- Ejemplo: Voy a los partidos. (Maçlara gidiyorum.)
- de los –
- Ejemplo: Los libros de los estudiantes. (Öğrencilerin kitapları.)
A edatı.
to, at, from, by, on, for, upon(amaç)(-e,-ye)
Çoğunlukla ismin e ,a ekini alır.Nereye,kimi ,nezaman …sorularına cevap verir.
Hareketi gösterir.
Örneğin:
okula gitmek
ir a la escuela
Yer ,zamanda bildirir.
Örneğin:
Kediyi okula getirdim.
Traje el gato a la escuela
De edatı.
of(nın-nin), about (hakkında) on, with(ile), because of, by, at(-in,-den)
İsmin de,den,in hallerinde kullanılır.Örneğin:
Sahiplik gösteren konularda
‘Ali’nin arabası’ derken,
‘ El coche de Ali.’
‘Ali’s car ‘derken ki gibi
Miktar bildirirken,
Bir parça et…
Un pedazo de carne
Nereden geldiğini,nereli olduğunu belirtirken
Banyodan çıktı-Él salió del baño.(de+el:del)
İtalyadan geldi-Él vino de Italia.
İtalyadan-from İtaly-de italia.
Zaman belirtirken,
pazardan pazartesiye.
De domingo a lunes.
from sunday to monday
En edatı
-in, on, at (de,içinde)
Biryerde bulunmayı gösterir.
arabada-en el coche
evde-en la casa
banyoda -En el baño
Örneğin:
Sessizce konuşmak(sessizlik içinde)
talk in silence-
Hablar en silencio
zaman
kışın.
in winter.
en el invierno.
Vivo en Madrid.
Madrid’de yaşıyorum.
Ayrılamayan Kullanım:
Estoy en casa. (Evdeyim.)
Hacia edatı
towards, to, at about or around(-e doğru)
hacía-aksanlı(imperfect tense 3.tekil) ile hacia yı karıştırmayın
Sözcüklerin önünde kullanılır.
down | aşağı | hacia abajo |
forward | ileri | hacia adelante |
up | yukarı | hacia arriba |
back | geriye | hacia atrás |
Örneğin:
eve doğru.
hacia casa
con
with(ile)
Örneğin:
Köpeği ile yürüyor.
Él está caminando con su perro.
He walks with his dog.
Voy a salir con mis amigos.
Arkadaşlarımla dışarı çıkıyorum.
Ayrılamayan Kullanım:
Cuando estás conmigo.
Benimle olduğunda.
Para
(için)-for
ismin -e haliyle kullanılır.
for you-para ti-senin için
Örneğin:
Yön ,amaç varsa=PARA
Film seyretmeye (seyretmek için) geldim
Vine para ver películas.
Este regalo es para ti.
Bu hediye senin içindir.
Ayrılamayan Kullanım:
Para mí, la familia es lo más importante.
Benim için aile en önemli şeydir.
por
by-(tarafından)
Örneğin:
yer–zaman(belirli değil)
Yolda zıplıyor.
está saltando por el camino
onun tarafından–por él–by her(-dan)
Pasta annem tarafından yapıldı
El pastel lo hizo mi mamá
bileşik zarflar ile
bu sebepten
por eso
sebep
havadan dolayı hastalandı.
Él está enfermo por el aire.
Eğer bir şey uğruna-
bir şey-den dolayı
iyilik için
karşılık için yapılıyorsa=POR
Trabajo por la tarde.
Öğleden sonra çalışıyorum.
Ayrılamayan Kullanım:
Lo hice por ti. (Senin için yaptım.)
ante(s)
(-den önce)(before)
Örneğin:
Yağmurdan önce geldi.
Él vino antes de la lluvia.
bajo
(-in altında)(under)
Örneğin:
Yağmurun altında yürüdü.
Él caminó bajo la lluvia.
contra
(-e karşı)(against)
Örneğin:
Yağmura karşı yürüdü.
Él caminó contra la lluvia.
tras-después de
(sonra)(after)
Yağmurdan sonra yürüdü
Caminé después de la lluvia.
detrás
(arkasında)(after)
Yağmurun arkasında yürüdü.
Él caminó detrás de la lluvia.
sobre
(üstünde,üzerinde)(on,over)
Kitap masanın üstünde.
El libro está sobre la mesa.
entre
(arasında)(between)
kalem kitap arasındadır.
la pluma está entre el libro.
hasta
(-e doğru)(to)
Kapıya(e doğru) yürüyorum.
Camino hasta la puerta.
desde
(-den beri)(since)
Yağmur durduğundan beri yürüyorum.
Camino desde que dejó de llover.
según
(-e göre)(according)
Ona göre ben zekiyim.
Según él, soy inteligente.